Medine BAYKAŞ

HER ESER SAHİBİNE AİT DİYEMEYİZ…BAZI ESERLER HALKA MAL OLMUŞTUR…TÜRKİYE CUMHURİYETİ GİBİ…

Türkiye Cumhuriyeti; Sevgili Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük eseridir

Fikri ve Sanat Eserleri Kanunu Madde 8, her ne kadar; “Bir eserin sahibi, onu meydana getirendir” dese de…

Her eser, telif hakları kapsamında eser sahibine ait iken, Türkiye Cumhuriyeti eseri halkına armağan edilmiş, Türkiye Cumhuriyetinin tüm hakları halka mal olmuştur.

Cumhuriyetimizi bir eser gibi görüp, bize armağan edilen sonsuz hakları, bu anlamlı günde bir kez daha dile getirmek istedim. Çünkü bir insanı anmak demek, onun eserlerini yaşatmak demektir.

İnsanlar dedelerinden kalan duvardaki tabloya, masadaki lambaya eser gözüyle paha biçemezken, bir yazarın adını çağlar boyunca eserleriyle dilden dile gezdiriyor iken…benim Cumhuriyetimizi eşsiz bir eser olarak konu olarak seçmem bundandır dostlarım.

Bir eserin koruma süresi 70 yıl olup, sahibinin ölümünden sonra alenileşen eserlerde koruma süresi ölüm tarihinden sonra 70 yıldır. Cumhuriyetimizin 97.yılında halka mal olan bu eser, işte bu yüzden bizim en kıymetli hazinemizdir.

Günümüzde bir kitap yazarı nasıl ki eserini itina ile tescil ettirip, haklarını kendisi kullanıp miras olarak da mirasçılarına bırakmak istemekteyse benze işte Sevgili Atamız da mirasçı ve hak sahibi olarak, biz aziz milletini seçmiştir.

Tarihi çarşıların hemen hepsinde çoğu dükkanda; onun imzasını taşıyan tşörtler, fincanlar, duvar ve masa süsleri, kitapları, heykeller satışa sunulmaktadır. Siz yapılan bu satışlardan gelip hak iddia eden bir kişi gördünüz mü? Yada bunları satmanıza engel olacak bir yaptırıma uğradınız mı? Sormak istiyorum? Hiç sanmıyorum dostlarım.

Bugün imzası yakalarda rozet olan, kollarda dövme olan kaç lider vardır dünya üzerinde sevgili dostlarım? Yine bu imzanın da tüm telif hakları halka mal olmuştur. Paha biçemeyeceğimiz bir değerdir bu imza bizler için.

“Fikirler korunmaz . Fikirler tescillenmez.” Diyor bize Telif hakları kanunu…Oysa Sevgili Mustafa Kemal Atatürk’ün fikirleri halkı tarafından hala yaşatılmakta ve korunmaktadır.

Bazı eserlerin bazı fikirlerin; resmi kurumlar nezdinde tesciline gerek yoktur. Bu açıdan baktığımızda Sevgili Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleri, fikirleri halkının dilinde ve gönlünde tescil olmuştur.

Yaratıcı düşünce ve ürünlerin yeterince korunmadığı bir toplumda ilerleme kaydedilmesi mümkün değildir. (Bknz. Telif Hakları Kanunu)

Sevgili Mustafa Kemal Atatürk…Ondandır Sen’i bu kadar içtenlikle anmamız…Müteşekkiriz…

Eserlerinle bizlere değer kattın, şerefli bir gelecek bıraktın. Bu eserlerinden doğan “Manevi Haklarını” elbette korumak bizim vazifemizdir. Bu eserden doğan “Mali Haklarımız” olan; İşleme Hakkı, Çoğaltma Hakkı, Yayma Hakkı, Temsil Hakkı bizlere bıraktığın en büyük mirasdır. Ve devredilemez…Ancak ve ancak; nesilden nesile kıymetli bir hazine olarak aktarılır, yaşatılır.

5486 sayılı fikir ve sanat eserleri kanununa göre; Bir fikrin, eser olarak kabul edilip koruma altına alınabilmesi için, fikri bir çabanın ürünü olması, sahibinin hususiyetini taşıması, şekillenmiş olması gerekmektedir.

Bu kriterleri göz önünde tutarsak, yaşamını Türkiye Cumhuriyetini kurma çabasına adayan, halkı yanında ve arkasında fikirlerinin peşinden sürükleyen kaç lider kişilik tanıdı bu ki bu dünya dostlarım?

Sevgili Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm çalışmaları ESER niteliği taşımakta olup, tüm hakları milletine aittir! Ve O’nu ölümsüz yapan bize bıraktığı fikirleri ve eserleridir.

Gidişinin 82.yıl dönümünde, Sevgili Mustafa Kemal Atatürk’ü; sevgi, saygı ve minnetle yad ediyoruz...