MASKİ BİNASINDAN HALKA
Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (MASKİ) binası ikiz kulelerden birinde faaliyettedir. Burada gazetecilik anlayışıyla, iki sene önce bazı sorunları görüşmek istediğimde, güvenlikçiler etrafımı çevirmiş, görüşmek istediğim sorunu anlatmamı istemişlerdi. Sorunu anlatmak zorunda kalınca da Genel Müdür ile görüştürülmedim. Beni Daire Başkanına yönlendirmişlerdi. Daire Başkanının sekreteri ve yanındaki güvenlikçiler, sorunu bize anlatın dediler. Bu sefer Müdür Vekili ile görüşmem gerektiğini söylemişlerdi. Müdür Vekili kendisiyle görüşürken, Şefi çağırmış kendisi de sağa sola telefon etmekle meşgul olunca odasından çıkmış ve Şefin masasına gitmiş sorunumuzu ona anlatmaya mecbur kalmıştım.
Bu yaşadığım olay nedeniyle bu kulelere “kibir kuleleri” demiştim.
Yeni Genel Müdür Sayın Talat Postacı bizzat sokağımıza gelerek sorunlarımızı yerinde gördü ve yanındaki ekibine talimat vererek sorunumuzu çözdüler. Bu nedenle yaptığım teşekkür ziyaretini vesile ederek Sayın Genel Müdürle bir söyleşide bulundum.
KİBİR KULESİNE GİRDİM!..
5 Eylül 2024 saat 14.00'deki randevuma beş dakika gecikmeli de olsa gelince resepsiyondaki görevliler, adımı söyleyerek beklenildiğimi ifadeyle asansöre yardımcı oldular ve 13. kattaki Genel Müdür’ün makamına yönlendirdiler. 13. katta sekreter hanım bizi güler yüzle karşıladı ve Genel Müdür Talat Postacı Bey’in odasına buyur etti. Ege Manşet Genel Yayın Yönetmeni Sayın Kenan Tokgöz ile yaptığımız bu ziyaret vesilesiyle MASKİ Genel Müdürü Sayın Talat Postacı’nın açıklamaları tüm Manisalıların ilgisini çekecek konulardı. Sayın Talat Postacı ile yaptığımız söyleşiyi arz ediyorum.
SAYIN MÜDÜRÜM, SİZİ TANIYABİLİR MİYİZ?
1960 Adana doğumluyum. 40 yıldır Ankara’da yaşıyorum. Buraya Ankara’dan geldim. Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi İstatistik bölümü mezunuyum. Daha sonra Gazi Üniversitesi Bilişim Enstitüsünde de Yüksek Lisans yaptım. Özel sektörde çeşitli mevkiilerde görevlerde bulunarak yöneticilik yaptım. Milli Prodüktivite verimlilik uzmanlığı yaptım. Milli Prodüktivite Merkezi ve Sanayi Bakanlığı yayınlarından üç adet kitabım ile verimlilik ve anahtar dergilerinde yayınlanmış çeşitli makalelerim vardır.
Milli Prodüktivite Merkezindeki görevlerimin ardından Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında, Sanayi ve Teknoloji Uzmanı olarak 2011 yılından itibaren İşletme Verimliliği üzerine çeşitli danışma, araştırma ve eğitim çalışmaları içerisinde bulundum.
Belediyecilik nerden?
Çalışma hayatıma özel sektörde başladım. Daha önce Teknik Müdürlüğünü yaptığım firma, belediyeler ile ilgili araştırma, uygulama ve geliştirme çalışmalarının içerisinde yer aldım. Bunun yanı sıra belediyelerde kapasite geliştirme çalışmaları kapsamında, Abone Yönetim Bilgi Sistemi, içme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu projeleri, tahakkuk ve tahsilat esaslı yapılanmalar, kesme ve açma, kaçak suyla mücadele gibi pek çok proje içerisinde bulundum ve yönetici olarak görev yaptım.
İşletme verimliliği üzerine uzmanlık alanlarım yeniden yapılanma (re-organization) norm kadro, bilişim teknolojileri, başarı deneyimlerinin paylaşılması gibi birçok projede yer aldım. Ayrıca, OSB’lerde çeşitli konularda konferanslar ve seminerler verdim. Yani bir firmaya gidip baştan sona kuruluşun sorunlarını tespit ederek, orada organizasyon geliştirmek, testler yapmak, plan ve stratejiler üretmek üzerine çalışmalar gerçekleştirdim.
Üç ay önce de Manisa MASKİ Genel Müdürlüğünde göreve başladım.
BU DENEYİMLER IŞIĞINDA MANİSA’DA NE YAPACAĞIZ?
Manisa’da, içme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu ile ilgili MASKİ’ye destek verecek yeni çalışma alanlarının neler olması gerektiğinin tespitlerini yaptım. Manisa’nın gün geçtikçe büyüyen kentleşme dönemini tamamlamakla uğraşan bir şehir konumunda bulunmaktadır. Manisa’nın çok başarılı bir sanayi altyapısına sahip olduğunu gördüm. Manisa, yeni gelişim gösterecek olan OSB’lerin almış olduğu pozisyonlara göre, MASKİ’nin de yapması gereken çalışmaları belirliyoruz. Manisa’nın, İnsan Kaynakları açısından diğer sanayi şehirlerine göre nitelikli insan gücü bakımından daha avantajlı olduğunu belirtmekte yarar vardır. Manisa hem tarımda hem de sanayide ciddi adımlar atmış ve ülkemizin en önemli kentlerinden birisidir. Bu yüzden Manisa’nın altyapısıyla güçlü bir kentleşmeye ihtiyacı vardır.
SU İLE İLGİLİ DEĞERLENDİRMEMİZ VE STRATEJİMİZ...
Manisa, içme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu ihtiyacı oldukça fazla olan bir kent durumundadır. Manisa, bugüne kadar İller Bankası’nın destekleri ile 35-40 yıl öncesi yapılan altyapıyla idare ederek bugüne gelmiştir. Bu altyapının yenilenmesine yönelik projelerimiz vardır. Bir yandan da büyümekte olan Manisa’nın, oluşacak yeni kentleşmesine yönelik olarak da altyapı ihtiyacının olduğu görülmektedir. Hem mevcut altyapının yenilenmesi hem de büyütülmesi gerekmektedir.
ÖNCELİKLE SU...
Manisa merkezin şu anki içme suyu iki bölgeden desteklenmektedir. Bunlardan birincisi Ilıca ve Akpınar bölgesidir. Diğeri ise Gürle, Çapaçarık ve Kayapınar bölgesinde açılmış olan sondajlar olduğunu belirtmekte yarar vardır. Manisa’nın suyu, herhangi bir nehir veya barajdan desteklenmemektedir. Tamamen yeraltı suyu yani sondajlar aracılığıyla elde edilen su, depolara taşınarak, oradan hanelere ulaştırılmaktadır. Mevcut altyapımız kırk yıl önce yapılmış olan altyapıdır.
Göreve başladığımda ilk işimiz mevcut durumun tespitini yapmak oldu. Bu kapsamda, Türkiye’nin yetkin üniversitelerindeki hocalarımızdan oluşan bir bilimsel ekibi de kurmuş bulunmaktayız. Bu ekip, mevcut durum tespitinin yapılmasının ardından Manisa’nın su kaynakları nasıl daha iyi hale getirilir üzerine çalışarak konuyla ilgili bir rapor hazırlama çalışmalarını sürdürmektedir. ODTÜ ağırlıklı bir ekip ve Genel Müdür Yardımcımız Doç. Dr. Özgür Bey’in geldiği Muğla Üniversitesinden de destek alarak; önümüzde yıllarda Manisa’nın nüfus projeksiyonunu da hesaplayarak, gelecekte Manisa ile ilgili içme suyu konusunda plan ve projeler üretecek çalışmaları başlatmış durumdayız.
KAPASİTE VE YETERLİLİK...
Burada Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ferdi Zeyrek Bey’in altyapı konusuna çok önem verdiğini belirtmem gerekiyor. Başkan Ferdi Beyle sürekli görüşme halindeyiz. Projelerimize tüm desteği vermektedir. Bunlarla ilgili projeleri titizlikle takip ediyor. Başkanın teknik bir yönetici olması da bizim için büyük bir avantajdır. Kendisine projelerimizi çok rahat bir şekilde anlatabiliyoruz ve çalışmalarımıza çok duyarlı bir şekilde yaklaştığını görebiliyoruz.
Akpınar-Ilıca ve Gürle bölgelerinden gelen suları depolara taşırken, şehir gelişmeye devam ettikçe depo sayıları artmış ve yapıldığı döneme göre yerleri de bazı yerleşim yerlerinin altında kalmış durumdadır. Su kullanımında depo fonksiyonu çok önemli. Depolar eğer mevcut yerleşim yerlerinin üstünde değilse, suyun hanelere çıkması zorlaşmaktadır.
Yeni depo yapmak ihtiyacı zuhur ettiğinde evler deponun üstündeki kısımda kaldıkça suyun o hanelere ulaşma kabiliyeti azalmaktadır. Hidroforla suyun ulaşımını sağlamakla bir süre idare olunsa bile nihayetinde daha yükseğe depo yapmak durumunda kalıyoruz.
Bizim görev ve sorumluluk alanımızda olan, Manisa’nın ilçelerindeki içme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu ihtiyaçları bulunmaktadır. Bu ilçeler Anadolu’daki birçok ilden büyük ilçelerdir. Onlar için ayrı değerlendirme yapmamızda da büyük bir yarar vardır.
Manisa Merkez için kaynaklarımızın gelir ve gider karşılaştırıldığında, geldiğimiz bu dönem maalesef kısmetsiz bir döneme rastlamaktadır. Nedeni, iklim değişikliği ve küresel ısınma söz konusudur. Konya ovası, tarımın yoğun olduğu Amasya hinterlandı hatta Trakya korkunç bir kuraklık döneminin içerisinden geçiyoruz. Göreve başladığımdan itibaren yani üç buçuk aydır Manisa’ya bir kez yağmur yağdığını gördüm. Dolayısıyla yeraltı sularında geri çekilme yönünde bir hareket vardır. 3 hafta önce Turgutlu’da 2 tane sondajımızdan hiç su gelmemeye başladı. Çiftçilerimizin sondajlarında yaptığımız çalışmalar neticesinde gördük ki % 40-50 seviyesinde azalmalar olmuştur. Yaptığımız ölçümlemelerde İdaremizin bünyesindeki sondajlarımızda % 35-40 su kaybı yaşandığı tespit edilmiştir. Bu sonuçlar son 4-5 ayda görülen düşüşlerdir.
Tedbir olarak yeni sondaj kuyuları açarak su rezervlerimizi artırmaya başladık. Bir sondajın faal hale gelebileceği derinliğe ulaşması hemen hemen bir ayı bulmaktadır. Bu süre içerisinde de doğal olarak su azalması yaşanmıştır. Depo seviyelerimiz düşürmemek için geceleri zaman zaman önlem amaçlı su kesintisine gittiğimiz oluyor. Gündüz saatlerinde ise Manisa’da su kesmemeye, su kesintisi yaşanmamasına özen göstermekteyiz.
Su kaçak oranı dünyada % 60 civarındadır. Manisa’nın kaçak su oranına ilişkin herhangi bir tespit çalışması yapılmamasına rağmen % 35-40 seviyesinde olduğunu öngörüyorum. Kesin bir ölçüm yok. Buna buharlaşmayı da eklemek lazım. Fiziki kaçakları da değerlendirmekte yarar vardır.
Toplumsal duyarlılığı artırmamız başta şart. Başta suyu israf etmemek, içme suyu ile tarım yapmamak, kaçak olarak zaten yapmamak lazım. Aksi halde suyu yönetemeyiz.
Manisa’da su yönetimi konusunda teknik altyapımızı güçlendiriyoruz. Teknik altyapıyla gelen su ile sarfiyat arasındaki dengeyi çok iyi yönetmeniz gerekir. Bir de bunu halka ucuza vermek ve minimum maliyetle bu hizmeti sunmak temel sorumluluklarımız arasında yer almaktadır.
Burada, vatandaşımıza düşen görev ise suyu kullanırken, bunun bitmek tükenmek bilmez bir kaynak olarak görmemesi gerekmektedir. Özellikle içme suyu ile halı yıkama, tarla, bahçe sulama, hayvan sulama gibi yüksek sarfiyatlı şeyleri yapmamamız gerekmektedir. Boşa su akıtır, tasarrufa dikkat etmez, kaçak su kullanırsak o zaman gelen su ile giden su arasındaki dengede problemler oluşuyor.
"TOPLUM DUYARLILIĞINI ARTIRICI FAALİYETLER YAPACAĞIZ"
Şu anda bol su imkanına sahip olan illerimizin de tasarruf yöntemlerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Bu küresel ısınma ve iklim değişikliği tüm dünyayı tasarruflu su kullanımına yöneltmelidir. Ülke olarak bu konuda bir duyarlılık ve bir farkındalık geliştirmeye mecburuz. İlkokuldan itibaren üniversiteye kadar toplumsal yaşamımızdaki her evrede bu yaklaşıma dikkat etmeliyiz.
Bu konuda Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Ferdi Zeyrek’e sunumumuzu yaptık. Gerekli brifingleri ve bilgileri verdik. Kendilerinden öneriler aldık. MANİSA’DA SU KONUSU İLE İLGİLİ EYLÜL AYINDA BİR ÇALIŞTAY YAPACAĞIZ. Şimdiden ben sizi bu çalıştaya davet ediyorum.
Bu çalıştaya akademisyenleri, bürokratları, sivil toplum kuruluşlarını davet ettik. Bu çalıştayda Manisa’nın, Ege Bölgesinin ve ülkemizin su kaynaklarını tartışacağız. Çalıştay sonucunda çıkacak olan sonuç raporuna göre yapabileceğimiz plan ve stratejileri belirleyeceğiz.
Bunu takiben Manisa’da okullarda suyun önemi ve tasarruflu kullanımı üzerine konferanslar düzenleyeceğiz. Tasarruflu su kullanımı bilincini artırmaya yönelik faaliyetlerde de bulunacağız.
Genel Müdür Sayın Talat Postacı’ya bir Manisalı olarak çalışmalarında başarılar diliyorum.
Su Çalıştayı'na Manisa’da oluşan “Su Platformu” üyeleriyle, Manisa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma ve Çevre Derneği üyelerinin de katılmasının faydalı olacağını ifade ettim.
Kendileri bundan memnunluk duyacaklarını, mutlaka çağrı yapılacağını ifade ettiler.