'Türkiye küresel mücadelenin tam ortasında'
Ege Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (ESİAD) düzenlediği çevrimiçi toplantılarda Türkiye ve Dünya gündemini, küresel ekonomik gelişmeleri değerlendirmeye devam ediyor. Son olarak Albright Stonebridge Group Türkiye Başdanışmanı Hakan Akbaş’ın konuk konuşmacı olduğu toplantıda “Türkiye, AB ve ABD İlişkileri: 2022 Öngörüler, Riskler, Fırsatlar, Senaryolar” tartışıldı.
ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı, Uluslararası İlişkiler ve Avrupa Birliği İlişkileri Yuvarlak Masasının katkılarıyla düzenledikleri bu toplantıyla dünya siyasetine bir bakış sunmak istediklerini söyledi. Son günlerde Ukrayna meselesi üzerinden oynanan güç oyunlarını yakından izlediklerini ifade eden Karabağlı, “Uluslararası ilişkilerde gündemin son derece sıcak olduğu bir zamanda Akbaş’ın değerlendirmelerini almak istedik. Covid-19’un etkilerinden çıkmaya çalıştığımız bu dönemde küresel sistemdeki istikrarsızlık, belirsizlik ve huzursuzluk her alana yansıyor. ABD’de Biden yönetimi uluslararası güç dengelerini yeniden kurgulamaya çalışıyor. Bu çerçevede dört küresel oyuncu olarak tanımlanan ABD, Rusya, Çin ve AB’nin birbirleriyle ilişkilerine baktığımızda Türkiye bunların tam ortasında ve özellikle son dönemlerde hiç gevşemeyen bir düğümün içinde bulunuyor” dedi.
“Seçim dönemine girdiğimizi söyleyebilirim”
Albright Stonebridge Group Türkiye Başdanışmanı Hakan AKBAŞ seçim dönemine girildiğini düşündüklerini ve ABD Türkiye ilişkilerinde bunun etkilerinin görülmeye başlandığını söyledi. ABD’de de ara seçimlerin yaklaştığını söyleyen Akbaş, “Türkiye ABD ilişkilerinde karşılıklı olarak büyükelçiler nezdinde güçlü hamleler mevcut. Türkiye’nin ABD ile olan ilişkilerinde Kongre’ye önem verilmesi gerekiyor. Türkiye’nin ABD Büyükelçisi bu noktada ağırlığı olan bir isim” dedi.
Türkiye AB ilişkilerine gelirsek yine seçimlerin ön plana çıktığını söyleyen Akbaş, “Fransa’da seçimler yaklaşıyor, Merkel’den sonra Schulz geldi. Merkel ve Trump’ın Türkiye’de iktidarla yakın ilişki içinde iki lider olduğunu düşünürsek önemli iki müttefik sahneden çekildi diyebiliriz” dedi.
“2021’de Türkiye ciddi yatırım aldı”
Yatırımcı gözüyle baktığımızda bütün bu olup bitenlere rağmen Türkiye’nin 2021 yılında özellikle teknoloji alanında, rekor sayıda ve büyüklükte yatırım çektiğini ifade eden Akbaş, “Bu da konuşulmalı, çünkü Türkiye’nin algısı yurt dışında bozuk. Türkiye ile ilgili yazılan yazılar çok talihsiz. Bu sebeple Türkiye’ye gelen yatırımlar imajımızı düzeltme açısından önem arz ediyor” diye konuştu.
Türkiye’de bazen gündemin acımasız olabildiğini, ayrıntılar ile zaman harcanabildiğini ifade eden Akbaş, “Türkiye’ye dışardan bakarak değerlendirmek bazen daha doğru sonuç verebiliyor. Ulusalcılık, milliyetçilik ve popülizm üzerinden dünyada bir denge oluştu. Putin ve Ukrayna çatışmasını da bu minvalde okumak gerek” dedi.
“Ekonomik krizin siyasi sonucu olur”
İç siyaseti anlamadan dış siyaseti anlamaya çalışmanın doğru olmadığını vurgulayan Akbaş, “Ekonomik gelişmelerin her zaman bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de siyasi bir bedeli olur. Özellikle Aralık ayındaki ekonomik gelişmelerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın popülaritesi üzerinde etkisi olduğunu görüyoruz” dedi.
Bu sene Eylül’de bir seçimi öngördüklerini ifade eden Akbaş, “Ancak bir takım işaretler, yaptığımız görüşmeler, özellikle ekonomideki olası iyileşme, dış ilişkilerde atılan adımlar ve para girişi, akabinde düşmeye başlayan enflasyon ve turizm gelirleriyle bunun anketlere yansıması iktidar için bir fırsat penceresi yaratabilir” dedi.
“Türkiye ve ABD’yi Afganistan yakınlaştırdı”
Türkiye’nin ciddi dış borç çevirmesi gerektiği bir döneme girdiğini ifade eden Akbaş, “Türkiye’nin, özellikle bu aşamada, turizmden iyi haberler gelinceye kadar, dış politikada hiçbir riske tahammülü yok” dedi.
ABD Türkiye ilişkilerinde Trump ve Erdoğan’ın ilişkileri ikili olarak götürdüğünü, ancak Biden’in kurumsal bir yaklaşım içinde olduğunu ifade eden Akbaş, “Seçimlerden önce Biden bir toplantımıza katılmıştı, Erdoğan ile ilişkisini sormuştum. Şunu dedi, ‘Zamanında AB’ye hitaben ‘AB bir Hristiyan kulübü değilse Türkiye’yi şimdiye kadar almalıydı’ sözümü Erdoğan unutmamış, o sebeple ilişkilerimiz olumlu’ demişti” diye konuştu.
Biden’in seçildikten sonra ilişkilerin kötü başladığını da vurgulayan Akbaş, “Afganistan gelişmeleri önemli bir etki yaptı, Türkiye ve ABD askerlerinin koordineli çalışması neticesinde iki müttefik ülke yorumları yapıldı Beyaz Saray’da” dedi.
“Ukrayna krizi Türkiye’ye fırsat sundu”
Ukrayna krizinin Türkiye açısından bir fırsat olduğunu söyleyen Akbaş, “Bu kriz Türkiye açısından saflarını belli etme noktasında bir fırsat oluşturdu. Putin’in Hindistan’ı ziyaretinde ABD müttefiki Hindistan Türkiye’nin 3 katı kadar bir S 400 alımı yaptı. Türkiye’ye yaptırım çağrısı yapan ABD Senatosu Hindistan’ı müttefik olarak kabul ettiğini, yaptırımdan muafiyeti olması gerektiğini açıkladı. Ancak Türkiye’yi F35 programından çıkardılar. Bu da iki yüzlü bir duruşu gösteriyor” diye konuştu.