BIRAKMA BENİ SURİYELİ ÇOCUKLARIN SESİ OLACAK

BIRAKMA BENİ SURİYELİ ÇOCUKLARIN SESİ OLACAK

Yıldız FM 105.3 frekanslarıyla dinleyicisine ulaşan Av.Emrah YOLCU’ nun ’ İzmir Konuşuyor’ programının bu haftaki konuğu Beşir Derneği İzmir Karşıyaka İl Temsilcisi Cesur GÜLSES ve İl Yönetim Yardımcısı Fatih ÖNCÜ oldu.

 Yıldız Fm mikrofonlarına konuşan GÜLSES ve ÖNCÜ ‘Beşir Derneği’nin faaliyetlerinden ve yapımcılığını üstlendiği  21 Eylül’ de vizyona girecek olan ‘Bırakma Beni’ adlı sinema filminin de 20 Eylül’ de İstanbul’ da galası olacağını buradan izleyicisine duyurup Emrah YOLCU’ nun sorularını yanıtladı.

YOLCU: Öncelikle ‘BIRAKMA BENİ’ film projesinden biraz bahsedelim istiyorum.

‘BIRAKMA BENİ FİLMİ 21 EYLÜL DE VİZYONA GİRİYOR’

GÜLSES: Elbette şöyle ki, bu film dünyanın dört bir yanında yaşayan yetimler için kamuoyunu bilinçlendirme ve ihtiyaçları doğrultusunda yardım çalışmaları yürüten Beşir Derneğimizin Yetim Projesi kapsamında çektiğimiz bir yapımdır. 21 Eylül’de seyircisiyle buluşmaya hazırlanan Yönetmenliğini ve Senaristliğini ‘Cannes ödüllü’ Bosnalı Yönetmen Aida BEGİÇ’ in üstlendiği ve Yönettiği diğer filmleriyle de Dünya da büyük yankı uyandıran Bosnalı Yönetmen Aida BEGİÇ, Türkiye’de yaşayan Suriyeli yetim çocukların gerçek yaşam hikayelerini bu filmle Beyaz Perdeye taşıyor. Zannımca son zamanların en dikkat çekici sorunlarına ve gerçek yaşamlara dem vuran bu filmimiz de yönetmenin diğer filmleri gibi büyük bir fakındalık oluşturacaktır. Belirttiğimiz gibi Beşir Derneği Dünya’nın dört bir yanında yaşayan tüm yetimler için kamuoyunu bilinçlendirme ve ihtiyaçları doğrultusunda yardım çalışmalarını geniş çaplı yürütmeye devam ediyor.

‘Bu film mültecilere karşı önyargılı olanların duygularını değiştirecek ‘

Bosna Hersek savaşını bizzat yaşamış ve şahit olmuş bir yönetmen olarak Suriyeli çocukları çok iyi anladığını belirten filmimizin yönetmeni Aida BEGİÇ filmi de tamamen bu duygularla çektiğini ifade ederken Bırakma Beni filminin diğer filmlerden farklı olarak çocukların dünyası üzerine kurulu olup onların bakış açısını yansıtıyor olmasından dolayı filmin sadece dram değil her durum da umut ve sevginin de çocuklar tarafından nasıl yeşertildiğinin bir yansımasıdır diye ifade etmişti. Bende bu durum da kendisine katılıyorum.

 ‘Yetim Kalan Çocukların Sesi Şanlıurfa’dan Tüm Dünya’ya Duyulacak’

2 yıllık bir hazırlığın ardından 13 ülkeden gelen özel ekiplerle çekimleri yapılan filmde yüzden fazla kişi görev aldı. Savaş mağduru beş yüze yakın yetim çocuğun motivasyonlarını artırmak adaptasyonlarını hızlandırmak ve rehabilitasyonlarına yardımcı olmak amacıyla Gaziantep, Şanlıurfa, Hatay, Akçakale ve kamplar da gerçekleşen atölye çalışmaları ile başlayan projemiz deyim yerindeyse bu filmle taçlandırıldı diyebilirim. Film İsa, Ahmet ve Mümtaz adlı üç yetimin hikayelerine odaklanırken başrol oyuncuları dahil filmde rol alan tüm çocuklar bu kamplardan seçildi.

Çok sayıda maddi ve insani kayıplara sebep olmuş Suriye’de ki,  iç çatışmalar sonucu ortaya çıkan mülteci krizinin sonuçlarından esinlenerek yazılan ve yetim kalan Suriyeli bir grup çocuğun gerçek yaşam hikayesinin konu edildiği film daha önce Türkiye de ve dünyada film festivalleri dışında ilk defa 21 Eylül’de vizyona girecek.

YOLCU: Beşir Derneğine geçelim istiyorum. Kısaca derneği tanıtıp film dışın da ki; faaliyetlerinden biraz bahsedermisiniz?

GÜLSES: Beşir Sosyal Yardımlaşma Derneğimiz İçişleri Bakanlığının 26.03.2013 tarihli ve 1188 sayılı yazısı üzerine 5253 sayılı dernekler kanunun 27. Maddesine göre bakanlar kurulunca 22.04.2013 tarihin de alınan 5545 sayılı karara istinaden kamu yararına çalışan dernek statüsün de hizmet veren bir yardımlaşma derneğidir. Türkiye’de 81 ilde 250 temsilcilikle ve dünyada 55 ülkede insani yardım faaliyetleri yürütmektedir.

YOLCU: Bizde yakından takip ediyoruz dinleyicilerimizin ve okurlarımızın da bilmesi adına çalışmalarınızın ne denli ilerlediğinden de söz edebilirmiyiz

ÖNCÜ: Tabi ki, öncelikle  Eğitimden, sağlığa, barınmadan, kültüre, yakacak, yardımından, gıda yardımına varana kadar geniş bir faaliyet alanına sahip olan  derneğimiz yurt içinde ve yurtdışında yaygın bir gönüllü ağına sahiptir.

Bu gönüllülük esasına dayalı güçlü hizmet ağı neticesin de Türkiye’nin en ücra noktasından dünyada ki, tüm mazlum coğrafyaların en tenha yerine kadar hızlı ve efektif çözümler üretebilme potansiyelini bünyesinde barındırmaktadır.

Bu kapsamda yapılan faaliyetlerin başında acil insani yardımlar gelmektedir. Gıda malzemeleri ilaçlar yakacak yardımları hazır giyim ürünleri gibi aynı yardımlardan müteşekkil bu yardımlar ihtiyaç sahiplerinin ihtiyacına göre çeşitlilik göstermekle birlikte kimi zaman temsilciliklerimizden teslim edilmekte kimi zaman da ihtiyaç derecesine nisbeten ihtiyaç sahibinin mukim olduğu yerde teslim edilmektedir.

GÜLSES: Bunun yanı sıra Acil insani yardımlar derneğimizin faaliyet yürüttüğü tüm ülkelerde ayniyle yürütülmektedir. Bu yardımlar gerçekleştirilirken sağ elin verdiğini sol elin görmemesi ihtiyaç sahibinin incinmemesi için azami özen göstermekteyiz.

 Bunun gerçekleştirile bilmesi için açtığımız paylaşım noktalarında ihtiyaç sahiplerinin diledikleri ürünü marketten alışveriş yapar gibi aldığı ancak hiç para ödemeden gidebildikleri bir uygulama başlattık. Önceden bizzat yaşadıkları eve gidilerek sosyal incelemeler de bulunduğumuz ve ihtiyaç derecesine göre belli bir üst sınır belirlediğimiz ihtiyaç sahibi gerekli evraklarını gösterip üst sınırını aşmaya kadar bedava alışveriş yapabilmektedir.

 Paylaşım noktalarında kuru gıda yağ, tuz, şeker vs. gibi gıda ürünleri deterjan ve kozmetik ürünleri erkek bayan ve çocuk olmak üzere kıyafet reyonları tıpkı bir market gibi dizayn edilmiştir. Paylaşım noktalarından yahut bizzat ihtiyaç sahibinin kapısına kadar giderek ihtiyaç sahiplerine teslim etmek üzere topladığımız bağışlar bölge lojistik depolarında muhafaza edilmekte, buradan dağıtım yapılmaktadır.

 Ayrıca Suriye,  Arakan,  Irak, Gazze, Afganistan gibi ülkelere gönderilen yardım tırları da, yine bu depolardan sevk edilmektedir. Edirne’den Karsa, Sinop’tan Hatay’a Türkiye’nin 81 ilin de tam 250 nokta da bulunan temsilciliklerimiz ve binlerce gönüllüsüyle insani yardım çalışmaları yürüten Beşir Derneği Ramazan ayında ve kurban bayramında da çeşitli faaliyetlerini yürüterek çalışmalarına ara vermeksizin ihtiyaçlının yanında olmayı ilke edinip mazlumun derdine ortak çareler arayıp yardımcı olmaktadır.

Ayrıca hayata geçirdiğimiz

‘Bir Kap Bir Kalp’

kampanyasıyla Ramazan da, yardım da bulunmak isteyen vatandaşların hayrına vesile oluyoruz. İhtiyaç sahibi aileleri ‘Bir Kap Bir Kalp’ kampanyasıyla sıcak yemeğe kavuşturuyoruz. Fabrika da, yahut herhangi bir yemek şirketinde üretilmiş yemekleri değil bağışçıların kendi emekleriyle bizzat pişirmiş olduğu yemekleri ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor toplumda unutulmaya yüz tutmuş güzellikleri yeniden canlandırmayı amaçlıyoruz.

YOLCU: Bu bağlamda birlikteliğin önemini  ve toplumu ayakta tutan yardımlaşmayı yaygınlaştırmak adına Beşir Derneği öncü oluyor diyebiliriz o halde bu yardımlar yaklaşık kaç aileye ulaşıyor?

ÖNCÜ: Hemen, hemen Tüm Türkiye genelin de her gün içerisin de, yetim bulunan savaş mağduru olan mazlum ve kimsesiz kalan iftar yemeği dahi pişiremeyecek kadar ihtiyaç sahibi olan ortalama 1000 aileye bağışçının bizzat kendi evinde emekle pişirdiği iftarlıklardan dağıttık diyebiliriz ve içerisinde gene gıda ürünleri olan kumanya yardımlarıyla mutfak ihtiyacını da karşılamaktayız. Yine bunun yanı sıra Zekat ve fitrelerle Türkiye’de ve tüm dünya da kimsesizlerin muhtaçların ve yetimlerin yüzlerini güldürmekte ailenizle yaşadığınız iftar sevincini bir başka ailenin de yaşaması için tam bir gönül çalışması vardı. İnşallah önümüz de ki, ramazanlarda da olmaya devam edecek. Buna mukabil geçtiğimiz Kurban kampanyasın da ise vekaleten kurban kesme organizasyonu düzenleyip bağışçılarımızdan gelen bir kurban hissesi ücretleriyle Türkiye de ve dünyada İslam kurallarına uygun şekilde kurbanlarımızı kesip ihtiyaç sahiplerine dağıtık. Belki de,  sadece bayramdan bayrama et alabilen ihtiyaç sahiplerinin mutluluğuna vesile olduk. Bütün bunlara ilaveten ayrıca Kilis’te bulunan ekmek fabrikamız da her gün on binlerce ekmek üretiyor ve bölge de bulunan kamplarda yaşam mücadelesi veren muhacir kardeşlerimize ulaştırıyoruz. Bunun yanı sıra gerek mobil aşevimiz de gerek sıcak yemek fabrikamızda ürettiğimiz ev yemeklerini yine Hatay, Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa gibi bölgeler de bulunan kamplara sevk ediyoruz.  Sınırın ötesinde de başta Suriye’nin İdlip ve Halep şehirleri olmak üzere yardımlarımızı sürdürmekteyiz. İdlip’te açtığımız iki yardım mağazasından bölgede ki, mağdur halka bayramlık kıyafet dağıtımı ve aylık periyodik gıda yardımı gerçekleştirmekteyiz.

YOLCU: ‘Bir Yudum Su’ projesiyle ilgili neler söyleye bilirsiniz?

GÜLSES: Şöyle ki, ‘Bir Yudum Su’ projemizle kara kıtanın ak yürekli çocukları başta olmak üzere Cad, Kenya, Kamerun, Nijer, Somali,  Afganistan, Bangladeş gibi ülkeler de su kuyuları açtık ve açmaya devam ediyoruz. Temiz içme suyu bulunmamasına bağlı olarak çeşitli sağlık problemleriyle karşılaşan ve pek çoğu 5 yaşını göremeden ölen çocukların yaşam mücadelesi verdiği Afrika’da uzman ekiplerin yoğun gayretleri sonucu yüzeye temiz içme suyu çıkarıyoruz. Bu bağlam da Somali’de pek çok insani yardımın yanı sıra bir eğitim kompleksi de inşa ediyoruz. Öğrenci yurdu, medrese, kütüphane, camii,  spor salonu gibi alanların bulunduğu komplekste öğrenciler hem eğitim alacak hem barınacak hem de çeşitli sportif ve kültürel aktiviteler de bulunabilecek söz konusu proje sayesin de Türkiye ve Somali arasında ki, kardeşlik köprülerinin daha da sağlamlaşmasına katkı sağlıyor iki ülke arasında ki bağların kuvvetlenmesine vesile olacak zemin oluşturuyoruz.

  Yine bunun yanı sıra Beşir Derneği olarak Türk Kızılayı, Afad, Genç-Kon, Mostar Gençlik,  Semerkand Vakfı gibi Sivil Toplum Kuruluşlarıyla da ortak projelere imza atıyoruz. Yangın, sel, su baskını ve benzeri acil durumlar da Afad’la koordineli çalışmalar yürütüyor profesyonel ekiplere yardımcı oluyoruz. Temsilcilerimizin ve gönüllülerimizin acil müdahale gerektirecek afet durumların da uygulayabilecekleri ilk yardım yangın söndürme eğitimlerini almalarını sağlıyoruz.

Türk Kızılayı ile ‘Bir Damla Bir Umut’ kampanyasını hayata geçirdik ve sürdürmekteyiz. Bu kampanya ile Türkiye de ki,  250 temsilciliğimiz aracılığıyla her ilimizin meydanlarında kan bağış standı açıyoruz ve kanın acil değil sürekli ihtiyaç olduğu düşüncesinden hareketle vatandaşlarımızı ve gönüllülerimizi kan bağışın da bulunmaya teşvik ediyor toplanan ünitelerce kanı Türk Kızılayı’na teslim ediyoruz.

 

D.K

Kategorideki diğer haberler